Yerel demokrasiyi geliştirme adına Kürdistan’ın birçok yerinde ilan edilen özyönetimler ile halk, saldırılara rağmen direnişi sürdürürken bir yandan da mahalle komünleri aracılığıyla yeni yaşamı inşa ediyor. Günlerce sokağa çıkma yasağının ilan edildiği Cizîr’de halk saldırılara ve katliamlara rağmen ortak ve demokratik yaşamı özyönetimle inşa ediyor. Eğitimden sağlığa, kültürden kadına kadar kurulan 140 komünden biri olan kültür komünü ise, yeni yaşam inşasının temel ayağı niteliğinde. Daha önce ilçede çalışmalarını kurum üzerinden yürüten Mem û Zin Kültür Sanat Merkezi Kürt kültürü üzerine yaptığı çalışmaları artık komünler üzerinden sürdürecek.

Mem û Zin Kültür Sanat Merkezi çalışanlarından Sosın Çömlek, çalışmalarının gençlerin ve çocukların katılımıyla devam ettiğini söyledi. Cizîr halkına yönelik saldırılarda çocukların psikolojik olarak olumsuz etkilendiklerini dile getiren Çömlek, “Oluşturulan komünlerle çocuklara destek vermeyi planlıyoruz. Çocuklar için birçok etkinlik gerçekleştireceğiz” dedi.


‘Sahiplenme güç veriyor’

Devletin Kürtler üzerinde yürüttüğü savaş politikalarına karşı kültür merkezi olarak Cizîr’de Kürt kültürünü yaşatma çalışmalarını her zaman sürdüreceklerini söyleyen Çömlek, “İçinde bulunduğumuz süreç itibariyle artık çalışmalar mahallelerimizde kültür komünleriyle ilerleyecek. Halkın desteği ve kurumları sahiplenmesi, bizlere daha güçlü çalışmalar yürütmemizde umut oluyor” dedi.


Yüksek motivasyon

Çömlek, kültür merkezinin yeni planlamalarının daha çok halkın moral ve motivasyon sağlaması amacıyla gerçekleşeceğini ifade ederek, “Programımızda mahallelerde müzik, folklor, çocuklara yönelik eski oyunlar gibi çok renkli ve dolu bir planlama var. Komünlerle beraber yürüteceğimiz çalışmalarla halkın moral ve motivasyonunu ayakta tutmayı planlıyoruz. Kürt kültürünü yaşatabilmek için sadece kültür merkezinde değil, mahallelerde de kurslar düzenleyeceğiz. Bunlar folklor çalışmaları, tiyatrolar, enstrüman kursları olacak” diye konuştu.

Son olarak Cizîr halkına çağrıda bulunan Çömlek, “Devletin asimilasyon politikalarına karşı, kalemiyle, silahıyla, diliyle direnen halkımızın kurumlarına ve kültürlerine de daha fazla sahip çıkmalarını bekliyoruz. Ailelerimiz çocuklarını kültür kurumlarına getirmeli ki, erken yaşta Kürt kültürü ile tanışsınlar ve bir sonraki geleceklere bunu aktarsınlar” dedi.


 DİHA/ŞIRNÊX


YENİ ÖZGÜR POLİTİKA