Diken’in ulaştığı Özden, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Meclis üyesi Seve Demir, Özgür Kadın Kongresi (KJA) üyesi Fatma Uyar ve Silopi Halk Meclisi Eş Başkanı Pakize Nayır’ın, Karşıyaka mahallesindeki evlerini polis anonsu üzerine terk ettiklerini söyledi.


‘Yüzü tanınmayacak halde bir de erkek cenazesi varmış’

Polisin, ‘mahalleyi boşaltın’ anonsundan sonra yurttaşların gruplar halinde evlerinden çıktığını, Demir, Nayır ve Uyar’ın da bir dere yatağını takip ederek, daha güvenli olduklarını düşündükleri Yeşiltepe mahallesine gittikleri sırada zırhlı araçtan açılan ateş sonucu yaralandıklarını söyleyen DBP Silopi Eş Başkanı şöyle devam etti: “Parti meclisi üyemiz Demir beni aradı. Tarandıklarını ve kan kaybettiklerini söyleyip, ambulans yollamamızı istedi. Hemen vekilleri aradım. Onlar da ısrarla ambulans bulmaya çalışmış, hatta İçişleri Bakanlığı’nı dahi aramışlar. Ancak bir türlü ambulans bulunamadı. Gece geç saatlerde cenazelerine ulaşılmış. Yanlarında kimliğini belirlenemeyen, yüzü tanınmayacak halde bir de erkek cenazesi varmış.”

Üç kadının infaz edildiğini savunan Özden, Silopi’deki vahşetin her geçen gün biraz daha arttığını, sürekli top ve kurşun seslerinin geldiğini söyledi.


‘Spor salonu toplama merkezi gibi’

Her sabah yoğun top sesleriyle uyandıklarını sözlerine ekleyen DBP İlçe Eş Genel Başkanı’na, vatandaşların neden Silopi’deki spor salonuna toplandığını sorduk.

Özden şöyle yanıt verdi: “Mahalle mahalle gezerek operasyon yapıyorlar. Her mahalleye girmeden önce anonsla mahallenin boşaltılmasını istiyorlar. Daha sonra vatandaşları toplayıp, spor salonuna götürüyorlar. Burada herkese Genel Bilgi Tespiti (GBT) sorgulaması yapılıyor. İstediklerini gözaltına alıyor, istediklerini de başka mahallelerdeki tanıdıklarının yanına gönderiyorlar. Yani spor salonu adeta bir toplama kampı gibi kullanılıyor.”


Nedim’e ve bölgeden haber yapan gazetecilere destek verilmesi gerekiyor

Dün akşam darp edilerek gözaltına alınan DİHA muhabiri Nedim Oruç’un akıbetini de sorduğumuz Özden, “Nedim’in yanındakilerle konuştuk. Döverek gözaltına almışlar. Saatlerce de gözaltına alındığını söylemediler. Sosyal medyada olayın üzerine fazla gidilmesi üzerine, bir avukat arkadaşımıza itiraf etmek zorunda kaldılar. Sağlık durumu nasıl, hangi gerekçeyle gözaltına alındı, ne zaman bırakılır bilmiyoruz. İstanbul’daki gazetecilerin tepkileri bu gibi durumlarda çok etkili oluyor. Nedim’e ve bölgeden haber yapan gazetecilere destek verilmesi gerekiyor. Aksi halde burada masum insanlar ölecek, kimsenin de haberi olmayacak” diye konuştu.

TUNCA ÖĞRETEN

Diken/ DİHA