Bugün Trabzonspor tarihinin en hareketli günlerinden birini yaşıyor. Önce kulüp yeni başkanını seçti. 1 günlük başkan İbrahim Hacıosmanoğlu da teknik direktörü belirledi: Mustafa Reşit Akçay. Kendisini 'Futbol anarşisti' olarak tanımlayan bu ismi Trabzonlular yakından tanıyor. O, Karadeniz ekibinin pilot takımı 1461 Trabzon'u 2 yıldır çalıştırıyordu. Geçen yıl takımın bir üst lig olan PTT 1. Lig'e yükselmesinde büyük emeği olan Akçay, bu yıl da 1461'i PTT 1. Lig'i 3. sırasına yükseltti, fakat küçük Trabzonspor, büyük Trabzonspor ile olan bağları nedeniyle TFF tarafından alınan kararla play-off'un dışında bırakıldı. 
 
TÜRKİYE'NİN ENTELEKTÜEL MOYES'İ
 
İngiltere'de kısıtlı bütçesiyle Everton'ı hep saygı duyulan bir kulüp olarak futbol arenasında tutan ve Alex Ferguson'ın emekliye ayrılması sonrası Manchester United'ın başına geçen David Moyes'in Türkiye'deki benzeri desek abartmış olmayız Mustafa Hoca'yı. 'Kendimi hep eksik hissetiğim için, hep okudum' şeklinde konuşan "Filozof" lakaplı Mustafa Reşit Akçay, bugün ayrıldığı 1461 Trabzon'un tesislerine kütüphane yaptıracak kadar kitap aşığı. Onun okuma listesine baktığınızda Yunus Emre'den Doğan Cüceloğlu'na geniş bir yelpaze görüyorsunuz. Diğer kulüpleri küçümsemek gibi olmasın; fakat Mustafa Hoca hep alt seviyedeki liglerde oynayan takımları çalıştırdı. 1980'li yıllarda Trabzon İdmangücü'nde antrenörlük yapan Akçay'a 1992 yılında Trabzonspor Başkanı Sadri Şener alt yapıyı toparlaması için görev verdi ve bu 'anarşist' hoca, sokakları arşınlayarak, okulları ziyaret ederek futbolcu aradı. 1994 yılına gelindiğinde ise Akçay, Ajax'a gidip Van Gaal yanında çalışarak o dönemin en büyük futbol alt yapısına sahip olan Ajax'ı incelemek isteyince Özkan Sümer engeliyle karşılaştı. 
 
ARABASINI SATTI HOLLANDA'YA GİTTİ
 
Mustafa Hoca bir tür deliydi aslında. Ve istifasını basıp, arabasını satarak dediğini yaptı, Hollanda yolunu tuttu. Kısır tartışmaların döndüğü ortamlarda boş işlerle uğraşmak hiçbir zaman ona göre olmadı. Ajax efsanesini görüp Türkiye'ye taşımak isteyen de oydu. Futbol üzerine yazdığı kitap da o dönemin birikimiyle kaleme alınmıştı. Trabzon'a geri döndü ve Başkan Faruk Özak'ın isteğiyle Trabzonspor'da göreve tekrar başladı. Yine Özkan Sümer'le anlaşamadı ve kulüpten ayrıldı. Tek bir kelimeyle anlatmak gerekirse 'İdealist' olarak tanımlayabileceğimiz Mustafa Hoca, Tavşanlı Linyitspor'u TFF 2. lig 1. Grup’tan alıp şimdinin PTT 1. Ligi'ne taşıdı. Sonrasında gittiği 1461 Trabzon'da bu zamana kadar akıl dolu taktikleriyle, stiliyle ve öğrencileriyle yaptığı felsefe sohbetleriyle bambaşka bir profil çizdi. Geçmişte bıraktığı sakallarını 'Türkiye'de dış görünüşe fazla önem veriliyor, ben de buna tepki olarak anarşist bir görüntüye sahibim' sözleriyle açıklayan Akçay'ın lige ve lige kazandıracağı gençlere çok katkısı olacağı şüphesiz. Sonuçta kaç teknik direktör yıldızlardan söz etmeden şunları söyleyebilir ki: 'Tek yapılması gereken gençlerimize, çocuklarımıza inanmak, fırsat tanımak. Eğer iyi organize olunursa, iyi planlamalar yapılırsa mutlaka başarı geliyor.' Akşam