Her yıl Mayıs ayında gelip güze kalan işçiler. İnsuyu Pınarbaşı Göz Mevkiinde Yaşamlarını sürdürüyorlar.
 
Kaymakamlık tarafından yaptırılan lavabo,wc ve duşakabinlerde ihtiyaçlarını görüyorlar. Pınarbaşı’nda, Pınardan akan suyun kenarına bez parçası, kamış ya da çuval ile naylonlardan yaptıkları çadırlarını kuran tarım işçileri,sıcakta hem tarlada çalışıyor hem de oruç tutuyor. Sağlık açısından hastalıklara davetiye çıkaran çadırlarında etrafında ise çocuklar yalın ayak geziyor.
 
Şanlıurfa'dan eşiyle birlikte gelen 45 yaşındaki Zehra Ana, 7 çocuğu olduğunu memleketinde eşinin iş bulamadığını bu nedenle Pınarbaşı’nda tarlada çalışmaya geldiklerini söyledi. Yaz aylarında  kurdukları çadırda yaşadıklarını belirten Zehra Ana, " buğday, mısır,Pancar,Ayçiçek  tarlalarında, çalışarak para kazanıyoruz. Bize hiç durmak yok. Gündüz tarlada çalışıyoruz gece evde çalışıyoruz" dedi. 
 
Tek bir çadırda 7 çocuk ve eşiyle birlikte 9 kişi kaldıklarını belirten Zehra Ana, "Çadırda yaşamak özellikle Ramazan ayında çok zor oluyor. Üstelik burada çok fazla sivrisinek var. Geceleri hiç yatamıyoruz.Sıcaklarda tarlada çalışmak zor oluyor. Mecburuz, çalışmasak yiyecek ekmeğimiz yok. " diye konuştu. 
 
     Çocukların eğitim durumunda da aksamalar olduğunu belirten Zehra Ana, "Benim 7 çocuğum var ama okul çağına gelen çocuklar çadırda yaşadığımız için okula gidemiyor. Çocuklarımızda okuyamadığı için bizim gibi çadırlarda rezil olacak. Onların rezil olmaması için okuması lazım. Ama kader utansın. Onlarda bizim gibi küçük yaşta para kazanmak zorunda kalıyor" şeklinde konuştu. 
 
Çapalama Fiyatlarının Düşük olduğunuda söyleyen işçiler;” sıcakta saatlerce çalışıyoruz ama çapa fiyatlarımız çok düşük.” dedi.
 
  Urfalı İşçiler İşlerin bitmesi  ardından yine yollara düşeceklerini memleketleri Şanlıurfa'ya gideceklerini evlerine kavuşacaklarını ancak çileli yolculuğun 2 ay sonra tekrar başlayacağını söyledi.
 
Cemal Hatipoğlu