salihyazar @ ybhaber.com

Sevilen, sayılan ve bazen tapılan kişi ve gruplara yönelik gururu belirtmek amacıyla kullanılan tezahürat: ’Türkiye seninle gurur duyuyor.’

Yanlış genelleme şudur ki, tüm memleketin aynı duyguları paylaştığı yanılgısının gerçek olarak kabul edilmesidir. Memleketin tamamının gururu bu ve bunlarsa, ben kimim çatışmasını insanın içinde uyandırmaktadır.

Ne zaman ve nerde kullanılacağıyla ilgili toplumda bir yeknesaklık yoktur. Herkes hayata baktığı yerden gururun tanımını yapıyor ve gurur duyacağı varlıkları belirliyor.

Öyle ki toplum vicdanını zedeleyen, yasal olarak işlenen suçları bilinenlerle de gurur duyabiliyoruz.

Kemal Sunal’ın (03.07.2000) cenazesinde mahşeri bir kalabalık vardı. On binlerce insan hep bir ağızdan gururunu ifade etmişti. İlk ölüm yıldönümünde mahşeri kalabalıktan aile bireyleri ve birkaç seveni vardı.

‘Yediden yetmiş yediye’ programıyla içeride ve dışarıda gönlünde taht kurduğu milyonlar Barış Manço’nun (31.12.1999) ölümünde yasa boğuldu. Evinin önünde günlerce nöbet tutan, ağlaşan büyük küçük insanların gururuydu.

Ortağı olduğu şirketin borçları sebebiyle haciz edilerek satışa çıkarılan İstanbul Moda’daki köşkü satıldı.

Ödenmemiş borçlarından dolayı evi, eşyaları ve koleksiyonları haczedilip satılırken gurur duyanlardan hiç kimse yoktu.

Zeki Alasya,1970 ve 1980 yıllarda şöhretinin zirvesindeydi. Büyük küçük bir imza alabilmek için sıraya giriyorduk. Şimdi aramızdan ayrıldı belki eskisi kadar şöhreti ve parası yoktu. Ancak hakikaten yakından tanıyanların söylediği gibi çok seven insan biriktirmişti. Üstelik ‘Ölünün arkasından konuşulmaz.’ diyen bir toplumun varisi olan bazı vicdansızların onun imanını ahlaksızca sorgulayarak cenaze namazını çok görmelerine rağmen başarmıştı.

Yakınlarda kaybettiğimiz son cuntanın başı olan Kenan Evren’in (09.05.2015)  anayasası 7 Kasım 1982 ’deki halk oylaması ile yüzde 8.63 'hayır' (1.626.431 seçmen) oyuna karşılık, yüzde 91.37 'evet' (17.215.559 seçmen) oyuyla kabul edilmişti. Referandum öncesi meydanları dolaşan Evren memleketin gurur duyduğu tek adamdı. Evren’in gıyabında, aleyhte konuşmaktan imtina edenler Zeki Alasya için çok cömertti.

Hrant Dink (19.01.2007) cinayetinden sonra Katil Ogün Samast’la gurur duyan emniyet mensuplarının ifade alırken çektirdikleri boy boy fotoğraflar hafızalardaki tazeliğini hala korumaktadır.

Yeni gururumuz haftanın yedi günü yirmi dört saat bıkmak usanmak bilmeyen bir tempoyla bize, topluma ayar veren uzun adam, elleri patlarcasına alkışlayan ve gurur duyanların içtenliğine nereye kadar güvenecektir.

Bir zamanlar insanlık şunlarla da gurur duymuş, peşinden gitmiş ve göklere çıkarmıştı:

Hz. Zekeriyya (a.s.) ,Hz. Yahya (a.s.) , Habib en-Neccar, Hz. Hasan, Hz. Hüseyin, İmam-ı Azam, Hallac-ı Mansur, Şems-i Tebrizî, Alparslan, Şeyh Bedreddin, Cem Sultan, Genç Osman, III. Selim - Alemdar Mustafa Paşa, İskilipli Atıf Hoca, Kral Faysal, Adnan Menderes - Fatih Rüştü Zorlu - Hasan Polatkan - Turgut Özal,Saddam Hüseyin,Muhammed Kaddafi,Sokrates ,Kaligula ,Neron ,Jül Sezar ,XVI. Louis - Jan Kalas - Danton,Viva Zapata - Kral Aleksandr ,Çar II. Nikola ,MataHari ,Lev Troçki - Mareşal Romel - Mussolini - T. Edward Lawrance - Mlacom X,Spartaküs ve Hasan Sabbah.

İnsanlık tarihinde gurura kurban gidenlerin sayısını tespit etmek imkânsızdır. Somutlaştırmak için en bilinenleri yazıya dâhil ettim.

Gururun mantığında ve işleyişinde değişen bir şey yok. Toplumun konjoktürel psikolojisi bazen tek belirleyici olabiliyor gurur duyulacakların saptanmasında.

Mesele,sizin bir anda gurur duyulandan çıkarak ‘gurur doyurmaya’ dönüştürülmek yoluyla kurban edilmeniz sonunuzu hazırlayabiliyor.

salihyazar@ybhaber.com