salihyazar @ ybhaber.com

Yaralı bilinci olanlar, modern dünyanın, icat ettiği her çeşit uygar araç ve gereci kullanır.Yapılan çalışmalara hiçbir katkı sunmaz. Kendi kafalarına göre yorumladıkları dinsel ve ahlaki değerleri üzerinden karşı tarafı ahlaksızca, acımasızca yerden yere vurur. En iyi bildikleri şey kendilerini topluma dayatmaktır.

Hiçbir şey üretemeyen kokuşmuş zihinlerin yaptığı, kendi korku şatolarında duvarlara gevezece konuşmasından başka bir şey değildir.

Doğuştan gelen haklarımız vardır. Birilerinin lütuf ve ihsanı değildir.Teknoloji ve bilimin baş döndürücü hızla geliştiği dünyada Türkiye’yi dışarıda tutamazsınız. Yaşanılan gelişmelerin çoğu, değişen dünyanın bize getirdikleridir. Tüm gelişmeleri, iktidara bağlamak iyi niyetli bir yaklaşım değildir.

Bu dolmayı her iktidar topluma yutturmaya kalkmıştır. Güçlü geçinen iktidarların vazgeçemediği bir metottur.Kendilerini eleştirenleri en çok şunlarla sıkıştırmaya çalışırlar: Düne kadar sizin haddinize miydi devleti ve devlet adamlarını eleştirmek. Bak şimdi siz devletin idarecilerini ve herkesi eleştirebiliyor, dilediğinizi söyleyebiliyor ve yazabiliyorsunuz. Bunu  devletin başındaki mevcut yönetime borçlusunuz.

Bu, biatin yeni tarzı ve inançsal boyutu herhalde. Bu yaklaşım, kompleksli ve hırslı dindarların yönetme arzusundan kaynaklanmaktadır

Bilincimiz, geçmişten gelen hastalıklı davranış kodlarıyla hasta edilerek esaret ve ipotek altına alındı.Toplumun her kesimi, basit bir konuyu dahi sağlıklı düşünemiyor. Düşüncelerini belirtirken mutlak  taraf olma duygusuyla hareket ediyor.

Ya bitarafsın ya da bertarafsın hastalığı iliklerimize kadar işlemiş. Söylenenleri, yapılmaya çalışılanları anlamak yerine karşımızdakini bir yere yerleştirerek anlamaya çalışıyoruz.

Sağlıklı, insani, ahlaki ve vicdani duruşumuzu oluşturmaya çalışırken, bir araya gelemeyecek kesimler bize düşmanlıkta aynı mecrada rahatlıkla buluşabiliyor.

Akıldan arındırılmış, salt duygular üzerinden yürüyen insan ilişkileri insanı eşyalaştırıyor. Sonrasında birebir ilişkilerde, insanı hayal kırıklığı, üzüntü ve acı sarmalar.Gerisi? Buum!! Çok zorlarsanız “Bumerang” olursunuz.

Özde ilimle uğraşan bilinçler dünyayı mamur ediyor. Sözde ilimle uğraşan hasarlı bilinçler ve  kafası karışıklar dünyayı çamur ediyor.Kaplumbağalar gibi başınızı uzatarak konuşmak, geleceğe sorun ısmarlamaktan başka bir işe yaramaz.

Yaralı bilinçten kurtulmak için: Her çeşit darbenin,kimden ve nereden geldiğine değil, kime ve nereye gittiğine bakmalıyız.

“İyi bir vicdan muhasebesinin önündeki engellerin, Ruh’ un bilim eksikliği çekmesinden ziyade ön yargılarla dolu olmasından gelip gelmediğini söyleyebilir miyiz. bilemiyorum.” Pierre Bayle (Fransız Düşünür)

“Herkesi bazen, bazılarını her zaman ama herkesi her zaman kandıramazsınız.” Winston Churchill

salihyazar@gmail.com

www.ybhaber.com