Türkiye İnsan Hakları Vakfı, 102 kişinin hayatını kaybettiği Ankara Katliamı’nı Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi gündemine taşıyacak.

Dicle Haber Ajansı’nın (DİHA) haberine göre, THİV avukatı Senem Doğanoğlu, canlı bomba saldırısını güvenlik zafiyeti olarak tanımlanabilecek bir durum olmadığı söyledi.

Doğanoğlu şunları söyledi:
‘Kasten bir emir verilmiştir’

“Güvenlik önlemi denen şey polisi miting alanına yığmaksa, kontrolden geçirmekse ya da kontrolün planlamasıysa, bunu yapmayarak zaten kasten bir şey yapmayı tercih edilmiştir.

“Daha sonra ambulansları alana sokmayarak onun yerine çevik kuvvetleri alana sokmak göz yaşartıcı kimyasal kullanarak, kasten bir emir verilmiştir. Zaten can pazarı olmuş. Ölümler var, patlama yerine insanları sıkıştırmak zaten kasten yapılan bir eylemin göstergesidir.
‘İnsanlığa karşı suç var’

“Kısıtlılık kararından kaynaklı basına verilen beyanatlarla sınırlıyız. Türkiye’nin, IŞİD’i destekleyen, tedavi eden, yakalamayan, donatan iradesinden haberdarız. Uluslararası Ceza Hukuku’na göre, burada insan hakları hukuku ihlali var. İnsanlığa karşı suç var. İnsanların yaşamları ortadan kaldırıldı. Katliam olarak telaffuz etmek zorundayız. Katliamlar devletler dahil olmadan kolay kolay gerçekleşmez.
‘Roma Statüsünü tanımayan bir devlet var’

“Karşımızda Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Roma Statüsünü bilerek, isteyerek tanımayan bir devlet var. Ama bir gün gelecek bu faillerin hepsi yargılanacak. Bütün o bakanlar alt ve üst kademeler yargılanacak. O gazı sıkanlar yargılanacak. Katliamları yapanların kim olduğunu biliyoruz. Devlet mekanizması olarak biliyoruz. İsimleri de öğreneceğiz.
‘Başbakan suçunu kabul etti’

“Başbakan uluslararası toplum önünde suçunu kabul etmiştir. Başbakan elinde fail listesi elinde bulunmasına rağmen bir şey yapmamayı tercih etmiştir. Bu da aradığımız uluslararası ceza hukuku açısında özel kasttır. Bir kesime karşı buradaki kesim muhalif kesimdir.

“Kürtler, sendikalar, meslek örgütleri, barış isteyen insanlardır. Barış kelimesini telaffuz eden herkes, savaş isteyen bir yapılanmaya muhaliftir. Belirli bir özel kasıtla onları öldürüyorsan burada insanlığa karşı suç işliyorsun demektir.
‘Katliamda her şey var’

“Ankara Katliamı’nda her şey var, öldürme var, ağır yaralama var, kaybetme var. Gözaltı silsilesi var. Bu insanların öldürüldüğü ve savaş esir haline getirildiği çok sert bir savaş sürecidir. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde bütün bu silsile yargılandığında hepsine teker teker devletin dahili açısında bakmak mümkündür.

“Bu katliam silsilesi aslında yürütülen bir savaşın unsuru olarak Ankara katliamı da Uluslararası Ceza Mahkemesi önüne gidebilsin diye Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne başvuru yapmayı planlıyoruz.

“Bu şu anda hemen yapılabilecek bir şey değil. Bütün delilleri çok iyi oluşturmak zorundayız. Bütün silsileyi iyi kurmak zorundayız. Fiziksel delilleri tamamlamalıyız”