TGRT Haber'de yayınlanan Ankara'nın Gündemi programında önemli açıklamalar yaptı. Anayasa'dan Türk ifadesinin çıkarıldığı iddialarını yalanlayan Bozdağ, “Türkler, Türklüğüyle iftihar edecektir kıyamete kadar” dedi. Bozdağ, Öcalan'a af ve ev hapsi iddialarını da yalanladı. 
 
ÖCALAN'A AF YOK
 
Yine söylüyoruz yani bu konuda bizim af diye bir şeyimiz yok, daha öncede söyledik. Sayın Başbakanımızda söyledi yani ev hapsi diye bir şey yok bunları her defasında ifade ettik. Ama buna rağmen herkes gene konuşuyor yani bizim insanların ağzını bağlama imkanımız yok konuşacaklardır ama bizim söylediklerimiz bizi bağlar. Onun için dün Başbakanımızın parlamento gurubumuza yaptığı konuşmada bir ifadesi var. Söylenenlerden ziyade bizim söyleyip yaptıklarımıza bakın.
 
Başbakan Yardımcısı Bozdağ'ın açıklamaları şöyle:
  
HER KESİMDEN İNSAN VAR 
 
“Akil insanlarla ilişkin kamuoyuyla paylaşılan liste ülkemizin her kesimini temsil eden bir liste esasında tabi buna dönük eleştirilerde yapılabilir nitekim yapanlarda var. Ne kadar bu iş iyi olsun diye gayret ederseniz edin, onda bir eksik bulmak isteyen niyeti oysa mutlaka bulabilir buna dönükte eleştiriler yapılabilir. Ama bakıldığı zaman Türkiye'nin fikirleriyle, yazdıklarıyla, başka özellikleriyle değer verdiği insanlar ve her kesimden de bu insanların içerisinde insanlarımız var.”
 
BİRİLERİ SÜREKLİ KORKU POMPALIYOR
 
Birileri sürekli korku pompalıyor, birileri sürekli insanların zihinlerini bulandırmak için aslı astarı olmadık iftiraları, gerçek yerine ikame ederek maalesef toplumumuza sunuyorlar. Ben milletimizin basiretine güveniyorum, çünkü bu millet bugüne kadar hangi konuda karar verdiyse hep doğru karar verdi. Onun için bu manada korku pompalayanları da, bu mana da gerçekten ülkemizin 30 yılı aşkındır uğraştığı bu problemi artık rafa kaldıralım ve tamamen bitirelim değip de bu noktada samimi olarak gayret edenlere de birbirinden ayıracaktır.
 
 MHP VE CHP İÇİNDEN DE DESTEK VAR
 
Şu anda geçen kamuoyuyla da paylaşıldı yüzde 58 civarında kamuoyunda bir destek var tabi kararsızları koyduğunuzda bu rakam daha da farklı bir noktaya tanışıyor. Aynı şekilde MHP'nin içerisinde de, CHP'nin içerisinde de, BDP'nin içerisinde de bu sürece destek veren büyük oranlar var. Tabi BDP'de biraz daha yüksek ama MHP'de azımsanacak bir rakam değil.
 
GİZLİ KAPAMLI OLMAYACAK
 
Bütün bunlar Türkiye'nin gözü önünde olacak işler. Başka işler yapıldığında,  şöyle bakın,  idari bir iş yapıldı. Bunun gizli kalma imkanı var mı? Yok. Baktınız yasamaya dönük bir şeyler yapıldı, gizli kalma imkanı var mı? Yok. Başka bir iş yapıldı...  Perdenin arkasında Türk milletinin görmediği, bilmediği, basının, medyanın görmediği, bilmediği, Türk siyasetinin görmediği, bilmediği bir netice olabilir mi, gizli kapaklı bir şey olabilir mi? 
 
KORKU POMPALIYORLAR
 
Hem Cumhuriyet Halk Partisinin Genel Başkanı, hem de Milliyetçi Hareket Partisinin Genel Başkanı bu süreçte atılan adımları, hukuk dışı adımlar olarak nitelendiren, hatta cesur savcılar arayan ve savcıları göreve davet eden yaklaşımları var. Tabi Sayın Bahçeli'nin sözüne uyarak Osman Kaçmaz ve arkadaşları, görevde değiller ama, görevdeyken yaptıkları vazifeleri görev dışında da, emekli olduktan sonra da yapıyorlar anlaşılan, bir suç duyurusunda da bulundular. 
 
TAYYİP BABA ÇÖZER
 
Şimdi ben sizde anlattım mı bilmiyorum, 2009'da Yozgat'tayız, milli birlik ve kardeşlik projesi yeni başlamış, bir yerde oturuyoruz, kalabalık bir grup var, herkesin kafasında sorular var, bana soruyorlar ne oluyor, ne bitiyor diye. Oradan bizi dinleyen 30-40 yaşları arasında bir beyefendi yaklaştı, dedi ki, Başkanım dedi, Tayyip Bey'e selam söyle, sakın bu yoldan geri dönmesin dedi, vaz geçmesin aman dedi. Kim ne diyorsa desin, biz arkasındayız, siz bu siyasetçilere, yazana çizene sakın bakmayın, millet arkanızda dedi. Dedim ki, bak burada itiraz edenler var, başka laflar söylüyorlar. Sen niye öyle düşünmüyorsun da böyle düşünüyorsun diye sordum. Bana verdiği cevap aynen şu: “Ben evleneli 10 yıl oldu, Allah bize evlat nasip etmedi, gitmedik doktor bırakmadık, bizim bu sene bir oğlumuz oldu, ben istiyorum ki oğlum askerlik çağına gelene kadar bu iş bitsin. Bu işi de, yani o kullandığı için söylüyorum,  Tayyip babadan başka kimse bitiremez. O siyasetteyken bu iş ancak bitebilir, o vaz geçerse ben korkarım ki ben oğlum askere gidene kadar devam eder.”
 
TÜRKLER TÜRKLÜĞÜYLE İFTİHAR EDECEK
 
Bizim dediğimiz şey, herkesin kendi aslını inkar etmediği, aslıyla gurur duyduğu ve bundan dolayı da kimsenin gocunmadığı bir Türkiye olsun. Türkler, Türklüğüyle iftihar edecektir kıyamete kadar. Bu memlekette ve dünyanın her yerinde iftihar edecektir, iftihar da etmelidir. Çünkü iftihar etmesini sağlayacak o kadar çok güzel yönleri insanlığa, medeniyete yaptığı büyük hizmetleri var milletimize, ülkemize yaptığı büyük hizmetleri var onlardan dolayı elbette iftihar edecektir. Kimse Türklüğünü söylemesin, ifade etmesin diyen yok. Bunların tamamı birilerinin korku pompalanmasından kaynaklanan şeylerdir.
 
TÜRK İFADESİ GEÇECEK
 
Anayasa'da vatandaşlık tanımında sanki sadece Türk ifadesi geçiyormuş gibi bir değerlendirme yapıldı. Halbuki bugünkü 82 Anayasamıza baktığınızda başlangıçta ve başkaca maddelerin içerisinde çok değişik yerlerde Türk ifadesi geçiyor, sadece bir yerde geçmiyor. Bizim vatandaşlıkla ilgili yaptığımız değerlendirmede sadece bugün söylemiyoruz, ne diyoruz? Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı üst bir çatıdır, onun altında herkes vardır Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı. Zaten orada Türkiye derken orada yine Türk var, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı diyoruz, orada yapılan tanım Türk tanımı değil.