Konya Şeker Yönetim Kurulu Başkanı Recep Konuk, üreticiden tek kuruş almadan son 13 yılda 1,2 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirdiklerini, 28 üretim tesisini Türk ekonomisine kazandırdıklarını söyledi. Uluslararası Yöneticiler Derneği (YÖNETDER)'nin Ankara'da düzenlediği 'Başarı Hikayeleri' seminerinin konuğu Recep Konuk oldu. Konya Ovası'nda buğday ve arpa dışında yeni bir ürün ekmek isteyen çiftçiler tarafından kurulan Konya Şeker'in Başkanı Konuk, şeker, yağ ve yem fabrikası, tohum ve patates üretim tesisleri ile et-süt entegre gıda kompleksi kuran şirketteki yatırımların tamamının öz kaynaklarıyla gerçekleştirildiğini vurguladı.
 
Hem Konya Şeker hem de Türkiye'de tarımın geleceğiyle ilgili önemli açıklamalar yapan Konuk, 4 ayrı yatırım olduğuna dikkat çekti.Konuk, bunlardan ilki ve ön önemlisinin üreticiden doğrudan tarımsal ürün alıp işleyen tesisler olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
 
"Mesela şeker, yem fabrikamız, dondurulmuş parmak patates üretim tesisimiz, ham yağ fabrikamız. İkicisi ve bizim işletme verimliliğimiz açısından önemli olan ve yaptıkları üretimle karlılığımızı arttırarak pancardan, patatese, mısırdan arpaya, kanoladan ayçiçeğine kadar aldığımız ürünler ve bu sene alımına başlayacağımız süt ve besi gibi tarımsal girdiler için üreticimize piyasa şartlarının üzerinde para ödememizi, onlara destek olmamızı sağlayan sıkılaşma yatırımları. Bunlar; buharlı küspe kurutma tesisi, paketli küspe üretim tesisi, biyoetanol üretim tesisi, sıvı karbondioksit üretim ünitesi, organik gübre üretim tesisi, atık ısı ile ısıttığımız ultra klimalı modern seralar, termik santral, biyogaz üretim tesislerimiz, doğal depolarımız. Bu yatırımlar bizim hem karlılığımızı hem de rekabet gücümüzü arttıran tesislerdir ve biz bu tesisler sayesinde atıkları ve yan ürünleri işleyerek çerden çöpten para kazanıyor, buralardan adeta damlaya damlaya göl olan gelir ile de üreticimize destek olurken yeni yatırımlarımızı da finanse edebiliyoruz. Üçüncü yatırım türümüz ise üretici lehine piyasa regülasyonu yapmak için gerçekleştirdiğimiz yatırımlardır. Bunlara da damla sulama sistemleri üretim tesisimiz, organik gübre fabrikalarımız. Dördüncü yatırım türümüz ise katma değerli ürünlere yönelik yatırımlardır. Bunlar da; çikolata, şekerli mamuller, sert şeker, şekerleme, unlu mamuller, bisküvi, kek ve gofret üretim tesisleri ile önümüzdeki yıl tamamlanacak et ve süt entegre tesisleridir."
 
"ÇUVALA DOLDURUP SATMAKLA ÇİFTÇİ PARA KAZANAMAZ"
 
Recep konuk, ürünü römorka yükleyip, çuvala, kasaya doldurup satmanın, ne kadar bereketli bir yıl geçirilirse geçirilsin üreticinin refahtan pay almasını sağlamadığına işaret etti. "O ürünü mutlaka işleyeceksiniz." diyen Konuk, "Rafa gidene kadar sürecin içinde olacaksınız. Olmadınız mı aslan payı hep başkalarına gidiyor." ifadesini kullandı. Konuk, Konya Ovası'nda yıllardır buğday üreten çiftçinin zengin olduğunu görmediğinin altını çizdi. Ancak tüccarın, değirmencinin zengin olduğunu gördüğünü söyleyen Konuk, şu ifadeleri kullandı:
 
"En çok makarnacıların, bisküvicilerin tüccarı, değirmenciyi 5-10 ona katlayacak kadar zengin olduğunu gördüm. Ege'ye has ürünlerde de böyledir, Karadeniz'e has olanlarda da böyledir. O nedenle biz bir karar verdik ve dedik ki, dünyanın en kaliteli şeker pancarı Konya'da üretiliyor. Pancarı işleyip şeker üretmekle kalmayacağız, şekerin ana girdi olduğu her ürünü de üreteceğiz. Yani şekerden kazanılabilecek paranın tamamına üretimin ilk halkasındaki üreticiyi, pancar üreticisini ortak edeceğiz. Bizim şekerimizle Karadeniz'in fındığını, Antep'in fıstığını harmanladık ve çikolata ürettik. 41 ülkeye ihraç ediyorduk, son olarak çikolatanın anvatanı İsviçre'ye başladığımız ihracatla bu sayıyı 42'ye çıkardık. Bu daha da artacak. Konya'nın buğdayını bisküvide gofrette kullanmaya başladık. İncirinizi, kuru üzümümüzü bisküvide, kekte kullanmaya başlayacağız. Biz bir üretici kooperatifi olarak bizim bölgemizde bizim üreticimizin ürettiği hiçbir ürünün tek gramının dahi işlenmeden bölge dışına çıkmasını istemiyoruz ve o hedefe ulaşana kadar da yatırımlarımız aralıksız devam edecek."
 
Türkiye'nin 2023 vizyonu ile somut hedefler belirlediğini kaydeden Recep Konuk, "Mesela 11 yıl sonra dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında olmak, ihracatımızı 500 milyar doların üzerine çıkarmak hedeflerimizden bazıları ve Allah'a şükür bu hedeflere doğru da sağlam adımlarla ilerliyoruz. Tarım sektörümüz için de 2023 vizyonu çerçevesinde hedefler belirlendi. Mesela 60 milyar dolarlık tarımsal üretimimizi 150.000 milyar doların üzerine çıkarmayı, dünyanın en büyük tarım ekonomileri arasında ilk beşte yer almayı hedefliyoruz." diye konuştu.
 
2023'TE 150 MİLYAR DOLARLIK TARIMSAL ÜRETİM
 
Konuk, Türkiye'deki tarımsal faaliyetlerle ilgili de dinleyicilere bilgi verdi. Türkiye'nin 24 milyon hektarlık tarım arazisiyle arazi varlığı bakımından dünyada 13'üncü sırada olduğunu kaydeden Konya Şeker Başkanı, bu arazinin yaklaşık 8,5 milyon hektarının sulanabilir olduğunu vurgulayarak şu açıklmayı yaptı:
 
"Henüz bunun yüzde 60'ında sulu tarım yapabiliyoruz. Yani toplam tarım arazilerimizin üçte biri sulanabilir arazi ancak bunun da tamamına sulama altyapısını henüz ulaştırılamamış durumda. Tarım arazilerimizin her yıl yaklaşık 4 milyon hektarı ise nadasa bırakılıyor. Yani mevcut arazilerimizin de yüzde 80'inde zirai üretim gerçekleştirebiliyoruz. Arazi varlığı, tarımsal arazilerinin yapısı, iklim özellikleri ile tarımsal üretim için önemli avantajlara sahip olan ülkemiz, son 10 yılda tarım ekonomileri arasında 4 basmak ilerledi. Çin, ABD, Hindistan, Brezilya, Japonya ve Endonezya'dan sonra 7. sıraya yükseldik. 10 yıl sonrası için hedefini dünyanın en büyük tarım ekonomileri arasında ilk beşte yer almak olarak belirledi. Bugün için 61,8 milyar dolarlık tarımsal üretim gerçekleştiren Türkiye, 2023'te bu üretimini 150 milyar dolara, 15,3 milyar dolar olan ihracatını ise 40 milyar dolara çıkarmayı hedefliyor. Bugün için 17 milyar dolar civarında olan ve sanayi için ithal edilenler hariç 11 milyar dolar civarında tarımsal ürün ithalatı yapan ülkemiz tarımsal ürün ithalatını ise olabildiğince azaltmayı amaçlıyor." CİHAN