İstanbul Ticaret Odası (İTO) Sigorta Hizmetleri Meslek Komitesi Başkanı Levent Korkut, yeni çıkarlan Sigorta Acenteleri Yönetmeliği Taslağını değerlendirdi. Yeni taslakta yer alan değişikliklerin bir çoğunun sektörün taleplerini karşılamaktan uzak olduğunu savunan Korkut, '' Bu 16 bin 700 acenteyi kurban eden bir taslak. Daha önce anlaşmaya vardığımız hiçbir madde yeni yönetmelikte yok'' diye konuştu

SEKTÖR 2-3 YILDIR ZARAR EDİYOR 

Acentelik sektöründe son 2-3 yıldır sigorta sektörü bilançolarının sürekli zarar ettiğini ifade eden Korkut, bu zararın piyasada gerçek riske gerçek fiyatın uygulanmamasından kaynaklı olduğunu söyledi. ''Uygun riske uygun fiyat uygulansa hasar prim oranı dengede olur. O zaman fiyatların yükselmesi söz konusu olacak'' diyen Levent Korkut, ''Yeni el değiştiren bir sigorta şirketi komisyonunu sıfıra düşürüyor. Yani hiç bedel almadan bir acente şirketi poliçe kesecek ve onu sigortalıya götürecek ve bundan nasıl bir gelir elde edecek? Önce kendi ayakta kalabilsin, giderlerini karşılayabilsin. Bu abesle iştigal bir durum. İşini doğru yapanları ayırıyorum ama bugün bir şey yapıyorum sanan bu sigorta şirketleri, acentelerin komisyonlarını indirerek veya eskperlerin ücretlerini düşürerek bir yere varılamayacağını gördüler'' değerlendirmesinde bulundu. 

YA FİYATLAR YÜKSELECEK YA DA YÖNETİCİLER GİDECEK

Bundan sonra hala zarar etmeye devam eden sektördeki birçok yöneticinin değişeceğini belirten Korkut, şöyle konuştu: ''Yatırımcı müteşebbis; 'daha önce eksper ücretini düşürdünüz, acente ve broker komisyonlarını da düşürdünüz. Ama ben hala zarar ediyorum. Bu zararın gerekçesini söyle' dediğinde, artık başka bir gerekçe kalmıyor. Ya fiyatlarını yükseltecekler bu zararı telafi edebilemek için ya da bu işi doğru yapan yöneticiler gelecektir. O nedenle önümüzdeki dönemde sektörde ciddi bir şekilde yönetici değişikliği olacaktır ve olmaya da başladı zaten. Bu daha da hızlanacak.'' 

YENİ SİGORTA YÖNETMELİĞİ FÜNYESİ ÇEKİLMİŞ BOMBA GİBİ 

Yaklaşan Oda ve Borsa seçimleri öncesi, 2-2.5 yıldır bekletilen ve sürekli değişen yönetmelik taslağının çıkarıldığını ifade eden Korkut, '' Yeni taslak oda seçimleri öncesinde hepimizin masasına fünyesi çekilmiş bomba gibi geldi. Ve gündemimize oturdu. 'Seçimle mi uğraşacağız? Taslakla mı uğraşacağız?' derken iyi ki seçimler üç ay ertelendi de bunlara kafa yormaya başladık'' şeklinde konuştu. ''Yeni taslakla birlikte dağın fare doğurmuş olduğunu gördük'' ifadesini kullanan Korkut, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü: ''Daha önceki taslakta anlaştığımız bazı hususların bu yeni taslakta yer almadığını gördük. Dolayısıyla neden yeni bir taslağa ihtiyaç duyduğumuz düşüncesi bizde belirmeye başladı. Çünkü en önemlisi bankaları finans kuruluşlarının yapmış oldukları poliçelerle ilgili sigortalıların bu poliçelerden cayma hakkı mutlaka beyan halinde yer almalıydı. Bu daha önceki taslakta vardı. Tüm derneklerin ortak düşüncesiyle oraya konmuştu. Ama yeni taslakta bu yok. 

'SINAVI GEÇEMEZSEK NE YAPACAĞIZ?'

Bu yeni yönetmelikle Sigortacılık Eğitim Merkezi (SEGEM) acenteler ilgili bilgi yenilemeleri yapacak ve biz üç yılda bir sınava gireceğiz. Hangi meslek grubunda o meslekteki kişinin, mesleğe devam edip etmeyeceğine dair sınav yapılıyor? Ayrıca, 5684 sayılı yasada bu sınavların gideri yok deniyor. Ama, sınav ücreti isteniyor. Yeni bir acente kurduğunuz anda TOBB'a 7.500 lira ödüyorsunuz. Bu para burada dururken bir de sınav yapacakları zaman para istiyorlar. Acente hangisine yetişecek? TOBB'a levha kaydı mı ödeyecek, odalara aidat mı ödeyecek, sınav ücreti mi ödeyecek? Ben yarın mesela sınava girmezsem ne olacak? 36 yıldır bu işi yapıyorum. Banka personellerine eğitim verdim, acentelere eğitim verdim, üniversitelerde eğitim verdim, sigorta şirketlerde yöneticilik yaptım. Kurumsallaşmış bir acenteyim. 8 yıldır İTO'da 5 bin üyeli Türkiye'nin en büyük acente örgütünün meslek komiteliğini yapıyorum. Ama ben 3 yılda bir sınava gireceğim. Eğer ki başarılı olamazsam ben bu mesleği icra edemeyeceğim. Sınavı yapacak olanlar da sektörün ne kadar içinde? Yeterliliğin tartışıldığı akademik nosyonu olmayan sektörden yetişmiş insanlar ne olacak?''