info @ ybhaber.com

ONUN ANISINA, HAYATINI ADADIĞI MÜCADELEYİ YÜKSELTEREK SAHİP ÇIKACAĞIZ! (MURAT BOZLAK ANISINA)

 

Murat Bozlak'ın adını ilk kez küçük bir çocukken gittiğim, Haymana Hıdrellez Şenliklerinde duymuştum. Haymana'nın Şawlû köyündeydik. Şarkılar söyleniyor, halaylar çekiliyor, yer yerinden oynuyordu. Onun adı anons edildiğinde o küçük yüreğimi, anlam veremediğim bir sevinç kaplamıştı. Adını duyar duymaz, etrafımdakilere heyecanlı bir şekilde Murat Bozlak'ın burada olduğunu söylemiştim. O yıllarda onun kim olduğunu bilmiyordum fakat; adının ağırlığından ve kulağıma olan aşinalığından büyük bir insan olduğunu aşikardı.

 

Kürt Özgürlük Hareketinin aktif siyasete ara verdiği uzun bir dönemden sonra 2011 genel seçimlerinde; Murat Bozlak'ın adını Adana'dan bağımsız milletvekili olmasıyla tekrar duydum. Yaşadığım sevinç; tıpkı çocukluğumda, Haymana'da yaşadığım sevinç gibiydi. Artık onu daha fazla araştırıyor, mücadelesini ve diğer çalışmalarını büyük bir ilgiyle takip ediyordum. Yaptığım araştırmalarda; Murat Bozlak'ın, faili meçhul cinayetlerin yaşandığı, devletin Kürt Özgürlük Hareketini tasfiye etmek için var gücüyle; meydanlarda terör estirdiği bir dönemde HADEP genel başkanı olduğunu öğrendim. Hiç kimsenin görev almak istemediği, görev alanların yarıda bıraktığı veya faili meçhul cinayetlere kurban gittiği bir dönemde, Türkiye siyaset tarihine damga vurmuş HADEP'in genel başkanı olmuştu. O, bu ağır sorumluluğu alarak ne kadar cesur ve fedakar bir dava adamı olduğunu göstermişti dosta, düşmana. Onun, bu zorlu dönemde Keçiören'deki evinde silahlı saldırıya uğradığını, bedeninde devletin 4 kurşununu taşıdığını ve cezaevine girdiğini de öğrendim.

 

Bu zorlu döneme Kürt Özgürlük Hareketi, büyük bir direnişle cevap vermişti. Artık siyasi mücadelede çeşitli başarılar elde ediliyor ve mücadele, farklı coğrafyalarda destekleniyor, çalışmalar karşılık buluyordu. Son olarak, BDP'nin devraldığı bayrakla, siyasi çalışmaların yoğunluk kazandığı 2014 yılında; Murat Bozlak, kendi memleketinde, doğduğu topraklara olan vefa borcunu ödemek için büyük bir azimle çalışıyor, çaba sarfediyordu. Yaşadığı sağlık sorunlarına rağmen; Kulu'da ve Cihanbeyli'de köy-köy, mezra-mezra dolaşıp seçim çalışmalarını sürdürüyordu. Onun geçmişte gerek Kürdistan'da gerek Orta Anadolu'da yaptığı çalışmaların önemi her fırsatta dile getirilirken; onun, Orta Anadolu Kürtleri için siyasi bir sembol haline geldiği açıkca görülüyordu. Onu tanıyanlar, Orta Anadolu Kürtlerinin bugünlere gelmesinin nedenlerinin başında onun ve ailesinin, tüm yöreye örnek olacak duruşlarını gösteriyorlardı.

 

Kardeşleri de tıpkı onun gibi cesur ve fedakardı. Kardeşleri; Hasan ve Hamo ile seçim sürecinde ve sonrasında birlikte çeşitli çalışmalara katıldım. Hasan ile seçim sürecinde, Hamo dayı ile partinin Kulu'da sürdürdüğü yönetim çalışmalarında birlikteydik. HDP'nin yönetim çalışmaları sürdürülüyordu. Bir komisyon kurulacaktı ve bu komisyon, köy-köy gezip halktan fikir alacaktı. Bu komisyonun kurulacağı söylendiğinde Hamo dayı, zamanının olmadığını gerekçe göstererek komisyonda yer almak istemediğini söyledi. Onun komisyona dahil olmasını isteyenler çıkınca da tek bir açıklama yapmaksızın komisyonda görev aldı ve fedakarca tüm çalışmalara aralıksız katıldı. Murat'ın, Hamo'nun ve Hasan'nın bunca yıllık mücadelemizde yaptığı çalışmalardan, üstlendikleri görevlerden anladım ki, Bozlak ailesi cesur ve fedakar bir aile.

 

 

İşte o fedakar ailenin cesur adamlarından biriydi; Murat Bozlak, Reşvan aşiretinin yiğidi, Orta Anadolu Kürtlerinin siyasi sembolüydü. Devletin kurşunlarını bedeninde taşımasına rağmen yenilmeyen adam, hayata veda etti. Geride kalan dava arkadaşlarına en büyük mirasını, ideallerini bırakarak. Öyle değerli bir insandı ki; son yolculuğu için resmi tören yerine sivil halk törenini vasiyet etti. Onu on binlerce yoldaşı uğurladı. Otuz yıllık mücadelesinde, onunla aynı safta mücadele eden yoldaşları, birlikte yaşadıkları anıları paylaştı. "Yolun açık olsun heval!" , "Güneşin ve ateşin çocukları seni asla unutmayacak" dendi arkasından. Onun anısına, hayatını adadığı mücadeleyi yükselterek sahip çıkacağız. Toprağın bol, mekanın cennet olsun.

 

Başımız sağolsun.

 

Azadiya Celikan